top of page

Korona Günlükleri 4

  • Yazarın fotoğrafı: Jacko NAMET
    Jacko NAMET
  • 21 Mar 2020
  • 3 dakikada okunur

Herkese Merhabalar,


Şirket'de nöbet bende idi bugün. Onun için sabah kalktığımda çok enerjik ve işe yeni başlayan bir genç gibi heyecanlı idim. Bugün Tuna'da çalıştığı için çocuklar evde yalnız kaldılar, bu da herkese biraz mesafe getirdi ve hepimiz adına iyi oldu. Ofise gittim aynı terk edilmişlik hissini yaşadım. Tek başıma tüm gün çalışmak verimli olsa bile insanı çok düşündüren bir şey. Tüm gün 1 defa telefon çaldı, 1 defa da kapı çaldı bunun haricinde sadece bilgisayar ve ben başlasa idik. Çok kişi ile görüştüm ve herkes başka bir açıdan bakıyor, kimi hiç bir şey olmaz derken kimi bittik tükendik diyor. Kimi virüsü takmaz iken kimi obsesif şekilde evini terk etmiyor. Kendi adıma daha bir ortada duruyorum sanki, ne tam tecrit ne de tam rahatlık. Tam alaturka işte. Halbuki karar alınıp bu işin insiyatife bırakılmaması lazım, devlet karar alıp hepimizi eve kapatmalı ama bunu karşılayacak finansal güçleri olmadığından yapamıyorlar. Olacak olanı engelleyemeyecekler ama. Saat 16.00 civarı ofisten çıkıp 16.20 de evde olmak garip normalde 50 dakika süren yolu 20 dakika da gitmek mutlu etmesi gereken bir şey iken tam tersi beni depresif bir hale sokuyor. Bir şeyler ters gidiyor tabii ama insan herseyini yoluna girmesini istiyor bir an önce. Eve gelince meşhur hijyen çalışmaları aynen devam, elimizden geldiğince evi virüsten temiz tutmaya çalışıyoruz ama düşününce dışarı çıktığımız anda bu zinciri kırdığımızı görüyorum. Önümüz haftasonu ve kimse çalışmayacak ailede, bence gayet iyi olacak giren çıkanda olmazsa çok fazla temiz bir şekilde tutabiliriz evi. Çocuklar evde iyi bir gün geçirmiş. Oğlan okul disiplininden kopmamış gibi şimdilik, yaptığımız programa harfiyen uyuyor, ama sıkılmaya başladı. Süre uzadıkça süreç zorlaşacak hepimiz adına. Çocukları oyalamak da kolay olmayacak. Asıl zorluk ise ufaklıkta. Onu meşgul tutmak kolay değil, haklı olarak evde olduğumuz sürece mutlaka ilgi istiyor. Bir sokağa çıkma yasağı olması durumunda evi yönetmek bizim adımıza kolay olmayacak. Tüm dünyaya sokağa çıkma yasağı mı gelecek? Bu iş nasıl bitecek? Bitince neler olacak? Yaşanırken neler olacak? Bu sorular herkes gibi bizlerinde aklında. Yaşayacağız ve göreceğiz. Bu zaman için en doğru kelime umut olması lazım. Umudu kaybedersek hepimizin işi çok zor olur.


Bugün virüs yerine panedmi kavramına ve bugüne kadar ki pandemiler ile ilgili okumalar yaptım. Sizlerle de paylaşmak istedim. Pandemi,  Eski Yunanca'da tüm anlamına gelen παν (pan) ile insanlar anlamına gelen δῆμος (demos) kelimelerinden türetilmiştir.


Yani pandemi tüm insanlar demek. Bu virüs tüm insanlığın sorunu demek oluyor bu da. Yani bu işte ben, sen veya o yok sadece biz varız. Bu biz kavramı içinde insanlar sadece kendilerini değil diğerlerini de düşünmek zorunda. İnsanların en büyük problemi olan ben merkezcilik ile bunun altından kalkmak mümkün olmayacaktır. Ben hasta değilim demenin yeterli olmadığını hepimiz biliyoruz, bu da bize ben değil, biz dememiz gerektiğini anlatıyor. Hayatımızı sadece kendimizi düşünerek geçiremeyiz. Sistem bizleri yalnızlığa itiyor olsa da biz olmaya çalışmalıyız. Bu virüs 1 hafta 1 ay ya da 1 yıl sonra gidecek, ama insanlık bundan öğrenmesi gerekli öğrenecek mi? Zenginin fakiri sömürdüğü, üretenin en altta kalıp markaların en üstte kaldığı günler devam edecek mi? On liralık mala sadece üzerinde ki logoyu taşımak için 100 lira vermeye devam edecek miyiz? İnsanlık para ile olan savaşını kaybetmiş durumda, bundan sonra yeni bir savaş başlamalı. Herkesin eşit olması biliyorum ki ütopik ama en azından arada ki farkları azaltmak hepimizin görevi. Evlere kapandığımız bu günlerde hepimiz aslında yeterince giyecek, yeterince oyuncak, yeterince her seyimizin olduğunu görüyoruz diye düşünüyorum. Bu virüs sonrası en önemli şey tüketmek değil üretmek, ben değil BİZ demek olmalı. Bunu becerirsek bu virüs bize iyilik yapmış bile olabilir. 


Geçmiş pandemilerden anladığım ise, böyle zamanlarda insanların ne kadar acımasızlaştığı. Gerçi çok eski yıllarda olmuş bu tip büyük salgınlar ama insan her zaman insan. Umuyorum ve diliyorum ki bu salgın çok da uzun sürmeden bitsin ve bu süreç zarfında hepimiz insanlığımızı mümkün olduğunca unutmadan devam edebilelim.


Sevgiyle Kalın, Evde Kalın.


Jacko...

Comments


©2020, Korona Günlükleri tarafından Wix.com ile kurulmuştur.

bottom of page