Ennio Morricone

Dünya sinema tarihinin en önemli isimlerinden, birçoğu klasik olmuş sayısız film müziğine imzasını atan İtalyan besteci Ennio Morricone çok üretken geçen bir hayatın ardından geçtiğimiz günlerde 91 yaşında öldü. Bu hafta bir film tanıtmak yerine bu değerli bestecinin birkaç güzel işini hatırlamak daha yerinde olacak.

For A Few Dollars More (Sergio Leone 1965)

Spaghetti-westernler 60’lardan itibaren ortalığı kasıp kavurdu. Bu filmlerin Kızılderilileri ve Meksikalıları kötü, beyazları iyi gösteren klasik John Wayne kovboy filmlerinden daha farklı bir yönü vardı ve seyirci filmlerin bu yönünü oldukça sevdi. Türün belki de en önde gelen yönetmeni Sergio Leone ile Ennio Morricone Roma’da daha ilkokul çağlarından beri arkadaş. Leone 1964’te Man With No Name ismini verdiği bir üçleme çekmeye başladı. İlk film A Fistfull Of Dollars idi. 1965’te çekilen ikinci film ise müziği ile de patladı ve çok sevildi. Tabii bizim ülkemizde de..

The Good, the Bad and the Ugly (Sergio Leone 1966)

Üçlemenin son filmi. Belki de en fazla bilineni. Tabii yine müziğin katkısı çok büyük. O kadar büyük ki bir kuşağın ıslıklarına yerleşmiş bir melodi var burada. Tam bir klasik, fazla söze gerek yok.

Once Upon A Time In America (Sergio Leone 1984)

Büyük yönetmen Sergio Leone’nin son filmi. Ne yazık ki ABD’de kısaltılmış versiyonu vizyona girince gişede çakıldı. Cannes’da ise 230 dakikalık uzun versiyonu yarışma dışı gösterildiğinde büyük beğeni topladı. Bütün zamanların en iyi filmleri listesinde çoğu zaman kendine yer bulan muhteşem bir film. Sonradan 250 dakikalık bir versiyonu daha yapıldı. Müziği ile beraber yine tam bir klasik.

The Mission (Roland Joffe 1986)

Cannes’da Altın Palmiye kazanan Roland Joffe’nin filminde iki büyük oyuncu Robert De Niro ve Jeremy Irons yer alıyor. Morricone’nin müziği ise hem BAFTA’da hem de Golden Globe’da ödüle değer görüldü. Muhteşem müzik eşliğinde tam bir görsel şölen sunan bir film.

The Untouchables (Brian de Palma 1987)

Sean Connery, Kevin Costner, Andy Garcia ve Robert De Niro’dan kurulu kadro ünlü gangster Al Capone’un yakalanış hikayesini anlatıyor. Filme ihtiyacı olan tempoyu veren Morricone’nin bu film ile kazandığı ödüller arasında BAFTA ve Grammy de var.

1900 (Bernardo Bertolucci 1976)

Dev yönetmen Bertolucci’nin bu şahaseri benim için özel bir öneme sahip. 317 dakikalık “uncut” versiyonunu 2001 yılında İstanbul Film Festivali’nde özel bir seansta Reks Sineması’nda izlemiş, 19:00’da başlayan filmden verilen bir 15 dakikalık ara ile beraber geceyarısı 00:40 gibi çıkmıştım. Muhteşem kadrosunun içinde çok genç birer Robert De Niro ile Gerard Depardieu barındıran, İtalya’ya faşizmin gelişini, gelişmesini ve yıkılışını anlatan gerçekten çok özel bir film.

Sacco & Vanzetti (Giuliano Montaldo 1971)

1920’lerde ABD’de İtalyan göçmenlere karşı kamuoyunda oluşan nefret dalgası sonucu iki İtalyan göçmen Nicola Sacco ve Bartolomeo Vanzetti son derece tartışmalı bir mahkeme sonucu idam edilir. Büyük tepki uyandıran olay halen ABD hukuk tarihinde kirli bir sayfa olarak durmakta. Bu dramı anlatan filmi Morricone müzikledi, Joan Baez ise sözlerini yazıp yorumladı: Here’s To You

Morricone'nin Sacco & Vanzetti için yaptığı beste bir çok dilde söylendi. Bunlardan George Moustaki'nin yorumladığı Fransızca versiyon da çok beğenildi.